Son yıllarda yazılım sektöründe gözle görülür bir “yazılımcı patlaması” yaşanıyor. Sektörün cazip kazanç kapısı olduğu söylentileri ve rahat çalışma şartlarının sosyal medyada sıkça gündeme gelmesi, pek çok kişinin hızla yazılımcı kimliğiyle piyasaya girmesine yol açtı. Ancak bu durum, beraberinde ciddi bir kalite sorununu da getirdi.
Her köşe başında açılan yazılım ofisleri, kopyala-yapıştır web siteleri, işlevini tam yerine getirmeyen uygulamalar ve yarım bırakılan projeler artık müşterilerin canını fazlasıyla sıkıyor. Sektörde deneyim ve bilgi birikiminden yoksun birçok kişi, kısa eğitimlerle yazılım hizmeti verdiğini iddia ediyor. Sonuç ise: Mağdur müşteriler ve kullanılmaz yazılımlar.
Peki bir müşteri, gerçekten kaliteli bir yazılım hizmetini nasıl anlayabilir? İşte temel kriterler:
Bir yazılım firması ya da geliştirici, size kullanacağı teknolojiyi anlaşılır bir dille anlatabilmeli. Teknik terimlerle sizi boğmak yerine, süreci sade bir şekilde izah edebilen firmalar genelde işini gerçekten bilenlerdir.
Daha önce tamamladıkları projeleri canlı olarak görmeyi isteyin. Eğer örnekler çoğunlukla hazır template’lerden oluşuyorsa, o hizmetin kalitesi sorgulanmalıdır.
Kaliteli yazılım firmaları net bir proje planı, teslim tarihleri ve süreç yönetimi sunar. Belirsizlik, genellikle yetersizlik işaretidir.
Proje bittikten sonra ne kadar süre destek verileceğini sorun. Gerçek yazılımcılar iş bitiminde de hizmet vermeye devam eder, sadece “yaptım bitti” demez.
Çok ucuz fiyatlar genelde düşük kaliteyi işaret eder. Yazılım bir yatırım aracıdır; doğru yazılım sizi ileriye taşır, yanlış yazılım zaman ve para kaybettirir.
Sektör uzmanları, ucuza yazılım hizmeti alan müşterilerin büyük kısmının kısa sürede yeniden yazılım arayışına girdiğini belirtiyor. "Yanlış hizmet, daha pahalıya patlar" diyen uzmanlar, müşterilerin temel yazılım bilincini edinmelerinin sektör sağlığı açısından kritik olduğunu vurguluyor.